Giriş ve Amaç:Amacımız otoimmün hepatit ve ilaca bağlı karaciğer hasarının ayırıcı tanısında histolojik özellikleri, potansiyel ayırt ettirici histolojik belirteçleri ve karaciğer biyopsisinin değerini incelemektir. Gereç ve Yöntem:Klinik olarak iyi tanımlı otoimmün hepatit ve ilaca bağlı karaciğer hasarı olan vakalardan alınan 39 karaciğer biyopsisini de-ğerlendirdik. Roussel Uclaf Causality Assessment Method kullanılarak, sadece çok yüksek olasılıklı, ya da yüksek olası olarak değerlendirilen vakalar çalışmaya dahil edildi. Laboratuvar sonuçları retrospektif olarak elde edildi. Bulgular:Otoimmüun hepatit ve ilaca bağlı karaciğer hasarı olan hastalar arasında immünglobulin G, demir ve ferritin düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmuştur. Lenfosit, eozinofil, interface hepatit, lobüler hepatit, zon 3 nekroz, birleşme nekrozu, rozet formasyonu ve fibrozis derecesi açısından gruplar arasında fark yoktur. Plazma hücresi seviyesi bakımından iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık vardır. Sonuç:Patolojik olarak sadece plazma hücre düzeyleri otoimmün hepatit ve ilaca bağlı karaciğer hasarını ayırt etmede yardımcıdır. Bu nedenle, otoimmün hepatit ve ilaca bağlı karaciğer hasarı ayırcı tanısında plazma hücre düzeylerine ek olarak serum ferritin, demir ve immünglobulin G düzeyleri kullanılabilir. İki grup arasında monosit oranları anlamlı dercede farklıdır ve bu bulgunun daha ileri araştırmalarla desteklenmesi gereklidir.
Background and Aims:Our goal was to determine the histological properties, potential differentiating histological markers and the value of a liver biopsy in the differential diagnosis of autoimmune hepatitis and drug-induced liver injury. Materials and Methods: Forty-seven liver biopsies from patients with clinically well-defined autoimmune hepatitis and drug-induced liver injury were assessed. Only very highly probable or highly probable cases, according to the Roussel Uclaf Causality Assessment Method, were included in the study. The laboratory results were reviewed retrospectively. Results:The blood levels of immunoglobulin G, iron and ferritin were significantly different between patients with autoimmune hepatitis and drug-induced liver injury. Statistically, there was no significant difference between the groups regarding lymphocyte and eosinophil levels, piecemeal necrosis, confluent necrosis and zone 3 necrosis, badge formation levels or the stage of fibrosis. However, there was a significant difference between the two groups in plasma cell levels. Conclusions:Only plasma cell levels are pathologically useful in distinguishing autoimmune hepatitis and drug-induced liver injury. Therefore, serum ferritin, iron and immunoglobulin G values, in addition to plasma cells levels, can be used in differential diagnosis of autoimmune hepatitis and drug-induced liver injury. The percentage of monocytes is significantly different between these groups, and this finding should be further investigated.