Sayin Editör;<br>Bas ve arkadaslari tarafindan hazirlanan ve Derginizin 2019 yıli ilk sayisinda yayinlanan, “Chilaiditi sendromu ve mide kanseri” baslikli olgu sunumunu büyük bir ilgi ile okuduk (1). Yazarlara Chilaiditi sendromunun maligniteile birlikteligini vurgulayan bu yazidan dolayi tesekkür ederiz. Bununla birlikte olgunun tartismasina katki sunabilecek birkaç noktaya deginmek isteriz. Her ne kadar Viyanali radyolog Demetrius Chilaiditi tarafindan 1911 yılinda raporlanmis ve onun adiyla aniliyor olsa da, 1865 yılinda Cantini tarafindan, 1899 yılinda ise Beclere tarafindan bu sendromun otopsi bulgulari ve röntgenografi bulgulari subdiyafragmatik apse olgusunda bildirilmıştır. Bununla birlikte, literatürde asemptomatik hastalardan “Chilaiditi belirtisi”, semptomatik olgularda ise “Chilaiditi sendromu” olarak bahsedilmıştır (2). Demetrius Chilaiditi, modern radyolojinin öncülerindendir ve Türk Radyoloji Dernegi’nin de ilk üyelerinden birisidir (3). Kolonun hepatodiyafragmatik interpozisyonunun farkli anatomik alt tipleri tanımlanmıştır. Daha siklikla görülen alt tip; diyaframin önünde ve karacigerin sag lobunun üstünde, anterior subfrenik boslukta kolonun bulunmasi seklindedir. Posterior subfrenik boslukta hepatodiyafragmatik interpozisyon nadir görülen bir alt tiptir. Kombine anterior ve posterior kolonik interpozisyon ise daha nadir görülmektedir (4). Chilaiditi belirtisinin karakteristik üç radyolojik bulgusu; kolon veya ince barsak segmentlerinin diyafram ile karaciger arasında yerlesmesi (semptomatik hastalarda segmentler siklikla dilatedir), sag hemidiyafram elevasyonu, karacigerin mediale yer degistirmesi seklindedir. Kolonik gaz imajinin lateralde veya posteriorda yerlestigi, karaciger üzerinde izlenmedigi durumlar ise inkomplet hepatodiyafragmatik interpozisyon olarak isimlendirilir (5). Chilaiditi sendromunun erken tanınmasi; bu nadir durumun, gereksiz cerrahi müdahalelere yol açarak, cerrahi acil bir durum olarak kabul edilen pnömoperitoneum ile karistirilarak gereksiz cerrahi müdahalelere neden olabilmektedir. Özellikle röntgenografide sag hemidiyafram altında gaz imaji izlenen ve pnömoperitoneum ile psödo-pnömoperitoneum ayrimi yapilmasinda zorlanilanolgularda sag hemidiyafram altındaki kolon haustrasini ortaya çikaran sol lateral dekübitus pozisyonda çekilengrafiler yardimci olabilir. Bilgisayarli tomografinin tanısal olduğu kanitlanmıştır (4,5).